
İmralı tecridine ilişkin Meclis'e gelerek Başbakan Binali Yıldırım ile görüşmek isteyen Barış Anneleri, Meclis'te açıklama yaptı.
Çeşitli kentlerden gelen Barış Anneleri ve Cumartesi Anneleri, Meclis'te HDP grubuna katıldıktan sonra barış ve çözüm taleplerini doğrudan Başbakan Binali Yıldırım'a iletmek için Başbakanlıktan randevu talebinde bulundu. Annelerin talebine Başbakanlıktan bir yanıt gelmedi. Aynı zamanda Meclis İnsan Hakları Komisyonu'ndan randevu talebinde bulunan annelerin bu talebine de net bir yanıt verilmedi.
HDP Grup Toplantı Salonu'nda basın toplantısı düzenleyen anneler adına konuşan Perihan Akbulut şöyle konuştu:
Biz halen Başbakan'dan yanıt bekliyoruz. Annelerin sesini duysun. Kaç defadır buraya geliyoruz ancak kendilerinden bir yanıt alamıyoruz. Barışa ellerini uzatsınlar. Anneler de barış istiyor. Barış tüm halkların, bu ülkede yaşayan tüm halkların ihtiyacıdır. Anneler, savaşın durması evlatlarının ölmemesi için ellerinden geleni yaptılar. Kürt, Türk kimsenin ölmesini istemiyoruz.
Kürt sorunu çözülmedikçe Türkiye'ye demokrasi gelmeyecektir. Biz hiçbir annenin artık ağlamasını istemiyoruz. Umuyoruz ki Başbakan randevu talebimize olumlu yanıt verir.
Bir an önce Sayın Öcalan'la diyalog geliştirilmesini ve çözüm sürecine dönülmesini istiyoruz. Tecrit savaşla bağlantılıdır. Tecrit durursa savaşta durur. Kürt halk önderinin özgürlüğünü istiyoruz. Biz sadece Kürt annelerinin değil hiçbir annenin gözyaşı dökmesini istemiyoruz.
Kadın Meclisi Sözcümüz Besime Konca ise şunları söyledi:
Barış anneleri Sayın Öcalan üzerindeki tecridi Meclis'te gündeme getirmek ve bununla bağlantılı olarak Türkiye'de yaşanan şiddetin kaynağının da tecrit olduğunu iletmek için geldiler. Hem sözlü hem yazılı randevu talebinde bulundular. Barış anneleri yıllardır demokrasi ve özgürlük için mücadele ediyorlar. Eğer bugün tecrit Türkiye'de 2013'te kaldırıldığı gibi şu an da olmamış olsaydı Türkiye bambaşka bir noktada olurdu.
İktidar, savaş ve şiddetten nemalanan bir anlayışla bu politikaları yürütmektedir. Çözüm süreci gündeme geldiğinde Türkiye sorunlarını tartışmaya başladı. Bu sorunlar hükümetin karşısında çıktığında da çözüm bekleyen sorunlardı. Hükümet ise en kolayından düşman yaratarak, sorunların çözümünden kaçtı.
Sayın Öcalan'ın güvenlik ve sağlık koşulları hakkında bilgi almak annelerin de temel talebi. Hiçbir hukukta böyle bir tecrit durumu söz konusu değildir. Türkiye 18 yıldır uyguladığı tecridi bir an önce kaldırmalıdır. Sağlık ve güvenlik koşullarının öğrenilmesi için de heyetlerin de derhal oraya gitmesi için adım atmalıdır. Çözüm sürecinde duyarlılık gösteren bütün kesimlerin de bu tecridin kaldırılması için duyarlı olmasını da talep ediyoruz.
24 Ekim 2017