Danış, Başbakan'a 2004'te izleme sürecinden çıkarılan ülkenin 2017'de yeniden alınmasını sordu?

Adana Milletvekilimiz Meral Danış'ın AKPM'nin Türkiye'yi yeniden denetim sürecine almasına ilişkin Başbakan Binali Yıldırım'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesi:

Bilindiği üzere; Avrupa Konseyi’nin Parlamenterler Meclisi tarafından  yapılan oylamada Türkiye, 2004 yılı Haziran ayında AB ile müzakerelerin kapısını araladığı, reformlar yaparak ve söz vererek çıktığı “denetim sürecine” 13 yıl sonra “demokratikleşme yönünde umut vermediği” gerekçesiyle yeniden alındı. Bu karar neticesinde Türkiye, denetleme sürecinden çıktıktan sonra yeniden denetleme sürecine giren ilk ülke oldu. Türkiye’nin demokratikleşme yönünde adım atmaması ve bu yönde hiçbir umut vermemesi, “Türkiye’de Demokratik Kurumların işleyişi” başlıklı kararın AKPM’de 113 kabul oyuna karşılık 45 ret ve 12 çekimser oyla kabul edilmesine yol açtı.

Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun 2010 ile 2012 yılları arasında başkanlığını da yapmış olduğu, 1996 yılında Türkiye’nin de oyları ile oluşan bu meclisin vermiş olduğu karar ile Türkiye demokrasisi antidemokratik ülkeler seviyesine gerilemiş oldu. Kuşkusuz 7 Haziran genel seçimlerinin ardından hızla artan hak ihlalleri Başbakan olarak tarafınızın “Kendimize OHAL’de sandığa gidiyor dedirtmeyiz” sözüne rağmen, OHAL altında referandumun gerçekleşmiş olması, referandumun ardından idam cezasının yüksek sesle dillendirilmesi, cezaevlerinde artan işkence iddiaları AKPM tarafından verilen kararın izdüşümü şeklinde ortaya çıkmaktadır.  

Öte yandan her ne kadar hükümet kanadından AKPM tarafından bu karar ile ilgili eleştiriler ifade edilmiş ise de Türkiye’nin, Avrupa İşkence ve Kötü Muameleyi Önleme Komitesi’nin raporunun yayınlanmasına izin vermediğine ilişkin haberler de kamuoyuna yansımıştır.

Bu bağlamda;

1-) 2004 Yılında gerçekleşen uyum yasalarının akabinde “denetim süreci”nden çıkan ve bunu demokrasi zaferi olarak ilan eden hükümetinizin gelinen aşamada “demokratikleşme yönünde umut vermeyen” ülke konumuna gelmiş olmasını nasıl değerlendirmektesiniz?

2-) Bilhassa 1 Kasım genel seçimlerinin akabinde yönetmelik değişiklikleri ile ve ardından 15 Temmuz sonrası KHK’ler ile gerçekleşen hukuk dışı uygulamaların AKPM tarafından yapılan oylamada etkili olduğunu düşünüyor musunuz?

3-) Doğu ve Güneydoğu illerinde yasal mevzuata aykırı sokağa çıkma yasağı uygulamalarının ve bu uygulamalar neticesinde kişilerin haberleşme, eğitim, sağlık hakkı ihlallerinin AKPM tarafından yapılan oylamada etkili olduğunu düşünüyor musunuz?

4-) Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılması ve mensubu olduğum HDP’nin eşbaşkanları dahil milletvekillerinin tutuklanmış olmasının AKPM tarafından yapılan oylamada etkili olduğunu düşünüyor musunuz?

5-) Basın yayın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar, bir çok yayın organının kapatılması ve çok sayıda gazetecinin halihazırda tutuklu olmasının AKPM tarafından yapılan oylamada etkili olduğunu düşünüyor musunuz?

6-) Çok sayıda sivil yurttaşın kolluk güçlerinin orantısız güç kullanımı neticesinde yaşamını yitirmiş olmasının AKPM tarafından yapılan oylamada etkili olduğunu düşünüyor musunuz?

7-) Yargı organlarının baskı altına alınmış olması ve dolayısıyla hükümet yanlısı kararlara imza atarak hukuki mevzuatın yok sayılmasının tarafından yapılan oylamada etkili olduğunu düşünüyor musunuz?

8-) Tarafınızca dile getirilen “Kendimize OHAL’de sandığa gidiyor dedirtmeyiz” sözüne rağmen OHAL koşullarında referandum yapılmasının AKPM tarafından yapılan oylamada etkili olduğunu düşünüyor musunuz? Tarafınızın OHAL koşullarında referandum yapılmasının doğru olmadığını belirtmenize rağmen neden bu olağanüstü koşullarda referandum yapılmıştır? Bu koşullarda siz de antidemokratik uygulamaların artış gösterdiğini düşünüyor musunuz?

9-) Cezaevlerinde gün geçtikçe artan işkence iddialarının AKPM tarafından yapılan oylamada etkili olduğunu düşünüyor musunuz?

10-) Türkiye’nin, Avrupa İşkence ve Kötü Muameleyi Önleme Komitesi’nin raporunu yayınlamasına onay vermediği iddiaları doğru mudur?

11-) Cezaevlerinde işkence olmadığına dair hükümetiniz tarafından yapılan beyanlar gerçeği yansıtıyor idiyse Komiteye 1988’den bu yana üye olan bir ülkenin hükümeti, neden bu rapora yasak koymuştur?

12-) AKPM kararını hukuksuz bulan hükümetinizin CPT’nin raporuna onay vermemiş olması çelişmiyor mu?

26 Nisan 2017